Duvardaki Yıldız Olmak



Ne yazıkki bazen değişen tek şey ruh halin oluyor. Ne kadar kendini kandırsan da geçmiyor bazı haller. Kendini ait hissetmediğin yerde hergün aynı mutlulukta kalamıyorsun. Birde olduğun yere sığamıyorsan işte en fenasını o zaman yaşıyorsun. Üzerine üzerine gelen duvarların kulağına 'gitmek' istediğini fısıldıyorsun. Yerin kulağı varsa o bari duysun diyorsun ama nafile. Duvardaki aynaya baka baka sabrediyorsun. Yorulunca da boşveriyorsun. Her zaman yaptığın gibi yine başa sarıyorsun. Bir mutlu bir mutsuz, laçka oluyorsun. Ama biliyorsun ki, kaderin her zaman son bir gülüşü var. Onu bekliyorsun.



Ne Giydim | Yırtık Pırtık Jean!



Yırtık kotları hep sevmişimdir. Çok abartılı yırtık olanları hariç birkaç küçük pencere işimi görür diye düşünürken "yeni aldığım" jeanimi kesmeye karar verdim. İki-üç tane kırt kırttan sonra paçaları da kıvırdım ve işlemi tamamladım.
Eee hayata yeni pencereden bakmak her zaman iyidir ;)




Jean: Codentry
Sneakers: Nike


Adam In Town & Hatice Gökçe Bir Arada!




























Erkek tasarımcısı Hatice Gökçe, 2013 İlkbahar/Yaz kreasyonu "Trans"'ı adamintown.com 'la birlikte Room Teşvikiye'de mini bir partiyle tanıttı. Değişik kumaşların kullanıldığı parçalardan en çok renkli pantolonları beğendim. Gömlekler de oldukça iyiydi. Bir ara Blogger Koray Caner'le koleksiyonun parçalarını inceleyip beğendiklerini tespit ettik. 
 
Esin Övet, Mehmet Turgut, Tanem Sivar gibi ünlü isimlerin katıldığı partide, Esin Övet'e çıkaracağı kitapla ilgili birkaç soru sorma fırsatı buldum. 'Kitap yazmanın çok zor bir iş olduğunu ve zaman zaman vazgeçme noktasına kadar' geldiğini söyledi. 


Vine videolarımız tabiki  çekildi ama henüz burada yayınlayamıyorum. Kullananlar iiremim'i takip ederek izleyebilir.


Partinin ikramlarından limonlara bayıldım!






Partiye giderken Zara kazağımın üzerine Forever New kolyemi taktım. 




 İnstagram: iiremim 



Kitap Önerisi | Limit Sizsiniz




"Boşlukta kanat açmadan, uçup uçmayacağını bilemezsin." 
İşte bu kadar basit. Aslında çok zor. Limitini aşmak ise hepsinden zor.

Kitabın kapağındaki balık gibi çoğumuzun hayatı. Koskoca okyanus içinde küçücük dünyamız var. İlginç olan ise pek azımız bu durumun farkındayız. Benim küçük bir oyunla çoğalttığım balıklar gibi kitapları, denizleri, düşünceleri, sınırları, limitleri aşmak uzaklara gitmek lazım.

Bunun için kitabın en güzel öğretisi "kendi kendimize yetmemiz gerektiği". "İnsan kendisinin en büyük dayanağıdır." diyor yazar. "Başarı için kendisini eğitmelidir" derken arı gibi çalışmamız gerektiğini söylüyor.  Sosyal başarı ile kişisel gelişimin aynı şey olmadığını vurguluyor. 


Kitabı okuyup, başarılı olacağımıza inandıktan sonra bardağın içinden çıkabileceğimizi gösteriyor yazar arka kapakta. Ve diyor ki;
Dışımızdaki limitler, 
İçimizdekiler kadar büyür ya da küçülür.
Kafesten çıkınca değil,
Kafesi içimizden çıkarınca özgürleşiriz.

Kitapla ilgili yazacak çok güzel sözlerim olmasına rağmen istiyorum ki herkes okusun, ben anlatmayayım, büyüsü kaçmasın. Hatta sizin başarı hikayenizi duymak isteyen birisi bile var kitabın sonunda. Unutmayın, her şey sizinle başlar!


Tüm kahve fotoğraflarım için http://coffeerem.tumblr.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz.